Yeniçağ’a konuşan Prof. Dr. Üşümezsoy, Gemlik-Mudanya fayı ve Esenköy-Bozburun fayına dikkat çekerek, “Haritada görülen Gemlik-Mudanya fayı ile Esenköy-Bozburun fayı Marmara’da risk taşıyan faydır. Kuzeydeki ise Kumburgaz fayına verev gelen fay hattı risk taşıyan faydır” dedi.
Gemlik-Mudanya fayı ve Esenköy Bozburun fayına işaret eden Prof. Dr. Üşümezsoy, şunları kaydetti:
“4 ve üstü depremlerin yer aldığı bölge kırmızı yuvarlaklardır. Bu bölgede beyaz çizgi ile gösterilen alan Adalar fayı ve Yeşilköy-Büyükçekmece fayındaki Avcılar fayıdır. Yani ölü faydır. Sarı çizgiler ise 1999 depreminde kırılan Yalova ve Körfez fayıdır. 1894’te kırılan fay ise Çınarcık fayıdır. Sarı çizgilerden diğerleri ise 1912’de kırılan Tekirdağ-Saroz fayı, 1953’te kırılan İncegönen ve 1964’te kırılan Manyas fayıdır. Uludağ çevresinde 1855’te Bursa’nın batısında ve doğusunda iki büyük deprem oluşturmuştur. O da sarı ile gösterilmiştir.
Risk taşıyan faylar olarak Esenköy-Bozburun fayı ve Gemlik-Mudanya fayı kırmızı ile gösterilmiştir ve bu bölgedeki riskli olan faydır. Diğer 5.7’lik depremin oluştuğu Silivri ve Kumburgaz fayıdır. Diğer taraftan Sarıköy fayı ise Bandırma Körfezi’nin güneyinde yer almaktadır.”
Prof. Dr. Üşümezsoy, geçen gün yaptığı açıklamada, iki riskli fayın birleşmesi durumunda 6,5 ya da 7 büyüklüğünde deprem olma potansiyelinin doğacağına değinerek, “Gemlik-Mudanya fayı ile Bozburun fayı birlikte kırılırsa 7 büyüklüğünde deprem üretebilir. Tek kırılırsa 6,5 büyüklüğünde deprem üretebilme potansiyeline sahip” ifadelerini kullanmıştı.